"Kademeli Su Tarifesi “dar gelirlinin yararına mı ?
- 20.11.2019
- Yazar:admin
- 1004
20 11 2019
HPA News.-Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız kademeli su tarifesinin hakça uygulanabilmesi için eldeki hane halkı verilerine ihtiyaç olduğu belirtti. Bunun için abone olan ailelerdeki toplam kişi sayısının ve ailenin ekonomik gelir düzeyinin de bilinmesi gerekiyor” dedi.
Su Politikaları Derneği Başkanı tarafından yapılan açıklamada aşağıdaki hususlara değinildi;
Yaklaşık üç ay önce ASKİ tarafından Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinde, kurumun yatırım bütçesi ihtiyacını karşılamak ve suyun daha tasarruflu kullanımını sağlamak amacıyla , kademeli su tarifesi uygulamasına geçilmesi yönünde bir teklif getirildi.
Buna göre su bedellerine 11-20 metreküp arasında yüzde 50, 21 metreküp üstünde yüzde 80 zam yapılması öneriliyordu.
Bu teklif Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinde “
ASKİ’de yatırımların yapılabilmesi, Ankara’da su kaynaklarının yetersiz olması, yer altı sularının kalitesiz olması ve vatandaşın biraz daha tasarruf yapması için gerekli. Bu uygulama 30 büyükşehirden 16’sında uygulanıyor. Su tüketiminin çoğunluğu 0-10 metreküp arasında. Bu zam oranı bu grubu çok etkilemiyor “ şeklinde savunuldu .
Ankara’daki abonelerin %70’inin ayda 10 m
3 ün altında su kullandığı Başkan Mansur Yavaş tarafından bir TV programında açıklandı .Başkan Yavaş açıklamasında “
hem su tasarrufu sağlayalım hem de bir miktar artış yapalım ki acil yatırımlarımız var”demişti.
Tablo bilinenden farklı
Aslında bu konu kentlerimizde yaşayan dargelirli vatandaşların hane halkı nüfusu ve gelir düzeyi açısından ele alınarak incelenecek olursa , ortaya bilinenden çok farklı bir tablo çıkacaktır. Ancak bunun yerine toptancı bir anlayışla kademeli su tarifesinin abonelerin büyük bölümünü koruduğu ve böylece su tasarrufu yapıldığı ve suyu belli bir miktarın üzerinde kullanan abonelerden ise daha fazla su bedeli alınarak “çok kullananın çok ödeyeceği” bir politikanın benimsendiği ifade edilmeye çalışılıyor.
Kademeli su tarifesi sistemi, su kullanımında
“ abone başına tespit edilen” ilk kademenin aşılmamasını teşvik ederek nüfusu fazla olan hanelerde daha az suyla yaşanmasını sağlayabilir. Ancak bu yöntemden “suyu az kullanandan az çok kullanandan daha çok birim su bedeli alıyoruz, böylece dar gelirliyi koruyoruz” anlayışı çıkmaz.Bu uzun zamandır böyle kabul ediliyor. Ancak elde hane halkı ile ilgili yeterli aile verisi olmadan bu yaklaşım doğru kabul edilemez.
Çünkü bu durumda 3 kişilik bir ailenin su tüketim “alışkanlıkları” ile 6 kişilik bir ailenin su tüketim “zorunluluğu” ve kalabalık ailelerin kişi başına minimum su ihtiyacının karşılanması hususu gözardı edilmektedir. Bu yöntem dargelirli ve genellikle nüfusu fazla olan hanelerde yaşayanların yeterli suya erişiminde fırsat eşitliği hakkını dikkate almıyor. Konu sadece abone başına su kullanımı olarak ele alındığında bu yanlışa düşülüyor. Bu değerlendirme, su abonesi olan bir hanede yaşayan kişi sayısına göre su tüketimi olarak yapıldığında daha doğru sonuçlara varılacaktır. Bu durumda su kullanımında sürekli tasarruf yapmaya zorunlu kalan kesimin dar gelirli kesim olup olmadığı da ortaya çıkacaktır.
Ankara’da 350 000 hanede 4 ve daha fazla kişi yaşıyor
TUİK’in 2018 yılı hane halkı istatistikleri, Ankara’daki yaklaşık 1 710 000 hanenden %80 inde hane halkı sayısının çekirdek aile (3,6 kişi) ye kadar olduğu, diğer %20’sinde ise hane halkı kişi sayısının bunun üzerinde olduğunu ortaya koydu. Bu durumda kademeli su tarifesi uygulandığında bu hane halkı sayısı fazla olan %20’lik kesimden gelir düzeyi düşük olanların en düşük su kullanım miktarları ile bile ayda 10 m
3’ün üstünde su kullanabilecekleri, ancak su bedelini yüksek tarifeden ödemek zorunda kalabilecekleri ortaya çıkmaktadır.
Ankara’da Sn Mansur Yavaş tarafından açıklanan 10 m
3 ün üzerinde su kullanan %30’luk abonenin hane halkı kişi sayısı ve gelir düzeyi araştırması, aile istatistikleri çalışması yapıldığında bu durum daha net anlaşılacaktır.
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin kademeli su tarifesinde su geliri elde etmek için 11-20 m
3 /ay’lık ikinci dilime yapmayı düşündüğü %50 zammın özellikle hane halkı nüfusu fazla ve geliri düşük olan kesimlerin suya ulaşım hakkını kısıtlamaya yönelik bir sonuç doğurma ihtimali vardır. Daha hakça bir bedel takdiri için 10 m
3 ün üzerinde su tüketimi olan mevcut abonelerin hane halkı geliri ve hane halkı kişi sayısı istatistiklerine ihtiyaç bulunmaktadır.
Çünkü su gibi yaşamsal ve talebi, sürekli olan bir doğal kaynağın bedelinin belirlenmesinde tek kişinin dahi suya erişim hakkının kısıtlanmaması büyük önem taşımaktadır.
İstanbul’da Kademeli sistem neredeyse kalktı
İstanbul’da yakın geçmişte yapılan bir düzenleme ile su bedellerinde indirim yapıldı ve konut başına birinci kademe su miktarı sınırı 1-10 m3 ‘ten 1-15 m3 /ay olarak tespit edildi .İkinci kademe de 16 m3/ay dan daha fazla su kullanan haneler için su bedeli %33 zamlı olarak tesbit edildi.Bu teklif önerilirken İstanbul’da abonelerin %90’ının ayda 1-15 m3 arasında su kullanıldığından söz edilmişti.
İstanbul'un su fiyatlarıyla ilgili yeni düzenlemeye göre;
- Konutlarda tüketilen kişi başı her 2,5 m
3 suyun 500 litresi "İnsani Su Hakkı" kapsamında İstanbullulara ücretsiz ulaşacak. Bir başka deyişle; 15 m3 su kullanan bir ailenin 3 m3 suyu ücretsiz olacak. Özellikle kalabalık ailelerin istifade edeceği bu değişimde, 7 kişilik bir ailede her bireyin 500 litre bedava su kullandığı düşünülürse bu rakam toplamda 3,5 ton su anlamına geliyor...
- İstanbullular artık daha ucuza suya erişim sağlayacak. %46'ları bulan indirimle suyun metreküp fiyatı 4 TL olacak. Mevcut sistemde 0-10 m3 aralığında su kullanan aboneler 4.71 TL'den ücretlendirilirken, yeni sistemde m3 aralığı yükseltilerek 0-15 m3'e çıkarıldı. Söz konusu kademeden su kullanan abonelere 4 TL ücret yansıtılacak. Bu durumda en alt kademeden faturalandırılan abone oranı %69,5'dan %90 seviyesine çıkacak.
İstanbul’da birinci kademe abonenin %90’ını kapsıyor
İstanbul'da önceki düzenlemede var olan 3 kademeli sistem kaldırılarak su faturaları 2 kademe üzerinden abonelere tahakkuk ettirilmeye başlandı. 1. Kademe 0-15 m3 aralığı olarak belirlenirken, 16 m
3 ve üzeri ise 2. Kademeden fiyatlandırılıyor.
Birinci kademenin üst sınırının 1-15 m
3 e çıkartılması ile en alt kademeden faturalandırılan abone oranı %69,5'dan %90 ‘a çıktığı söylenmişti. Bu kademe için su bedellerinde yapılan indirim ile İstanbul daha ucuz suya neredeyse kademesiz bir bedelle kavuşma olanağına sahip oldu. Bu da hane halkı kişi sayısı ve hane halkı aylık gelirini dikkate almadan yapılan kademelendirmenin dezavantajlarını büyük oranda ortadan kaldırmış oldu ancak belediyeye de geçmişe oranla büyük yük bindirmiştir.
Kentlerimizdeki detaylı veri eksikliği, sadece su tarifelerinin belirlenmesinde değil aynı zamanda suyun en verimli şekilde temini, kullanılması ve yeniden kullanılmasında da büyük engeller çıkartmaktadır. Bu eksikliğin bir an önce giderilerek yapılacak hizmetlerin güncel verilere ve detaylı bilgiye dayalı olarak gerçekleşmesi öncelikli bir adım olmalıdır.
HPA News
Yorumlarınızı Bizimle Paylaşın
Sadece üyelerimiz yorum yapabilir, hemen ücretsiz üye olmak için Tıklayın