ÜLKEDE SU BARIŞI DÜNYADA SU BARIŞI 

HABERLER

ABD’de  “ Dicle ve Fırat Havzasında Su ve Güvenlik Planlaması ” Raporu Yayınlandı

ABD’de  “ Dicle ve Fırat Havzasında Su ve Güvenlik Planlaması ” Raporu Yayınlandı

10-15 yılda bölgede su yönetilemez duruma gelebilir !

8 Ağustos 2023

HPA News- Uzun dönemdir siyasal istikrarsızlığın yaşandığı Ortadoğu’daki su kaynaklarının havzadaki güvenlik planlaması üzerindeki etkileri ABD’nin Quantico, Virginia: Deniz Piyadeleri Üniversitesi uzmanları tarafından incelendi.

Bu proje 1997 yılında ABD Hava Kuvvetleri Ulusal Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü'nün finansmanı ile başlamış ve projenin sonunda  1999 yılında Ulusal Savunma Üniversitesi  tarafından “Fırat Üçgeni: Güneydoğu Anadolu Projesinin Güvenlik Sonuçları” başlıklı bir rapor yayınlanmış.  2004 ve 2005 yıllarında, ABD Savunma Bakanlığı ve ABD Avrupa Komutanlığı'ndan  alınan finansmanla  bölgeye tekrar seyahat edilmiş.

Bu incelemelerden sonra Dr. Erickson ve Albay Lorenz, 2013 yılında Orta Doğu'daki su kıtlığının askeri planlama için önemini vurgulayan  “Stratejik Su”  raporunun ilk baskısını yayınladılar.  Bu raporun genişletilmiş ikinci baskısı  Quantico, Virginia: Deniz Piyadeleri Üniversitesi  tarafından 2023 yılında yayınlandı.

Stratejik Su: Irak ve Güvenlik Planlaması başlıklı raporun girişi ve özet ve sonuç  bölümlerinde  aşağıdaki bilgilere yer verilmiş;

Stratejik su

Irak ve Dicle –Fırat Havzasında Güvenlik Planlaması

Genişletilmiş baskı

Frederick Lorenz ve Edward J. Erickson

Genellikle, günümüzün önemli güvenlik meselelerini düşündüğünde, kitle imha silahları, hipersonik füzeler veya yapay zeka gibi konular haber başlıklarını doldurur. Çatışmanın stratejik nedenleri genellikle gözden kaçar. Su kıtlığı bu konulardan biridir Su kıtlığı ekonomik sorunların, gıda kıtlığının, göç ve toplumsal yer değiştirmenin temel nedeni olabilir, ancak araştırma literatürünün gösterdiği gibi bu nedenleri ölçmek ve kanıtlamak zordur. Su kıtlığının etkisi geniş kapsamlı olup  bir devletin temellerini aşındıran fay hatlarını arttırır. Su kıtlığı genellikle çatışmanın doğrudan bir nedeni değildir, daha ziyade bir devletin ekonomik ve sosyal yapısını istikrarsızlaştırır, güvensizlik yaratır ve potansiyel anlaşmazlıkları çatışmaya doğru sürükler.

Bu yayında Edward Erickson ve Frederick Lorenz, Fırat-Dicle  Nehirleri ile ilişkili artan su kıtlığının bölgesel istikrarı nasıl etkilediğine dair ayrıntılı açıklamalar sunmaktadır.

Çevre güvenliğini araştırmanın zor yönlerinden biri problemin çerçevesini tanımlamaktır. Dr. Erickson ve Albay Lorenz bunu havzaya odaklanarak yaptılar. Bu, su kıtlığı ve kıyıdaş ülkelerin güvenlik dinamikleri arasındaki ilişkinin ele alınarak incelenmesini sağladı.  Bu su kaynağını paylaşan dört ülke  (İran, Irak, Suriye ve Türkiye) nin tümünde  az yada çok su sorunu yaşanmaktadır.  Yazarlar bu yayında  yukarı kıyıdaş ülkenin aşağı kıyıdaş için tahsis edilecek su miktarını belirlemesi  “ gibi çok genel bir sorunu tartışıyor.

İran örneği, su kıtlığının devletin güvenlik ve istikrarını bozmadaki   rolünü ortaya koymaktadır . İranda akiferlerin aşırı kullanımı nedeniyle obruklar  ortaya çıkıyor. İşgücünün tahmini üçte birini kullanan tarımsal üretim azalıyor ve çift haneli işsizliğe yol açıyor. Bu da ülkenin Kuzeybatısındaki Tarım Merkezi'nde gösterilere, yerel ürünlerin kıtlığına ve gıda enflasyonuna neden oldu. Bu güncellenmiş olan  çalışma, Orta Doğu'yu daha geniş bir açıdan ele alarak incelemiştir.

Su kıtlığı, Orta Doğu ve Kuzey Afrika gibi  beklediğimiz yerlerden, Cape Town, Sao Paulo ve Chennai gibi tahmin etmediğimiz yerlere yayılıyor. Fırat-Dicle havzasındaki su gerilimi ve işbirliğinden ne kadar çok şey öğrenirsek, gelecekteki krizleri daha bilgili bir şekilde daha geniş bir  perspektiften ele alma imkanımız artacaktır.

Dr. Erickson ve Albay Lorenz, 2013 yılında Orta Doğu'daki su kıtlığının askeri planlama için önemini vurgulayan  “Stratejik Su”  kitabının ilk baskısını yayınladılar.  Son beş yılda ABD Ulusal Güvenlik önceliğinde  Güney Pasifik ve Avrupa'daki su kıtlığının Savunma Bakanlığı için daha az endişe kaynağı olduğu söylenebilir. Bununla birlikte, bu sorun, ABD’nin ilgili ve ilişkili olduğu tüm coğrafyalarda  nüfus artışı, kirlilik ve değişen bölgesel iklim koşulları nedeniyle artmaktadır. Bu rapor, azalan su kaynaklarının tüm askeri operasyonların planlanması ve yürütülmesi üzerindeki etkisinin dikkate alınması gerektiğini vurgulamaktadır.

Matthew R. Slater, PhD1

Önsöz

Bu önsözü 2022'nin sonlarında yazarken, Fırat ve Dicle  Havzası’nın kıyıdaş  devletleri, görünürde net bir çözüm olmadan huzursuzluk ve siyasi istikrarsızlıkla sarsılmaya devam etmekteydi. Bu  çalışmamız için kritik olan iki ülkede - Suriye ve Irak –  koşullarının hızla değişmesi  ABD dış politikası için  büyük zorluklar oluşturuyor.

Suriye hükümeti, büyük güçlerin de dahil olduğu  geniş bir çatışmaya dönüşen ölümcül bir iç savaşın çözülmesine yardımcı olabilecek uluslararası çabaları kabul etmedi. Birçok uzman  Suriye hükümetinin şimdiye kadar çoktan düşeceğini tahmin etmişti., ancak Beşar Esad rejimi şaşırtıcı bir esneklik gösterdi ve iktidarını sürdürdü. Irak'ta ekonomik kalkınma belirtileri var, ancak hükümet içinde altta yatan bölünmeler, mezhep çatışmaları ve yolsuzluklar ülkenin  ilerlemesinin önüne engel olmaya devam ediyor. Havzadaki otonom ve bağımsız Kürt oluşumlarının ortaya çıkması zaten tehlikeli derecede karmaşık bir jeopolitik durumu, daha da karmaşıklaştırıyor. Amerika Birleşik Devletleri, hem Irak hem de Suriye'deki  bölgesel taahhütlerinde aynı noktada  birleşiyor.

Bu rapor bölgede  suya erişimin incelenmesinden  daha çok  daha geniş bir bağlamda bölgesel su güvenliği ile ilgilidir. Temiz su sıkıntısı bugün giderek artan  bir şekilde güvenlik planlamasında stratejik bir faktör olarak tanımlanıyor.

 Fırat-Dicle nehir havzasında su  dağıtımı ve yönetimi  iklim değişikliği ile birlikte  bölgesel istikrar tehdidi olarak giderek daha fazla ortaya çıkmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri, kıyıdaş devletlerinin ulusal çıkarlarıyla doğrudan bağlantılı olan Fırat- Dicle Havzası'nın istikrarı konusunda uzun vadeli bir stratejik ilgiye sahiptir. “Stratejik Su: Irak ve Güvenlik Planlaması “ raporunun genişletilmiş ikinci baskısı, Fırat-Dicle Nehir havzasında jeopolitik durumun analizini güncellemekte  ve havza ülkelerinin isteklerinin kapsamını genişleterek ele almaktadır. Rapordaki yeni bölümler olarak “Coğrafya, Kürtler ve Su” ile “Veri, Bilim ve Diplomasi”  bölümleri yer almaktadır. Raporun “Güvenlik planlaması ve gelişen kriz” başlıklı sonuç bölümü güvenlik planlamacıları için değerlendirmeler  sunmakta  ve probleme  sağlam  yaklaşımlar önermektedir.

Gelecek

  Dünya Orta Doğu'daki yeni krizleri   izlerken Fırat-Dicle Havzası'ndaki su ve güvenlik sorunları yeni bir duruma ulaştı. Bölgedeki mevcut  belirsizliğe rağmen, uluslararası sistem havzadaki su ve güvenlik konularında harekete geçmek için beklememeli.   Bu çerçevede diğer önceliklerden uzaklaşmadan,  bölgesel işbirliği ve Irak'ta istikrarlı bir hükümetin oluşumuna katkı sağlayacaktır.  Irak'ın 2003 yılındaki işgali  20 yıl sonra hala bölgesel istikrarsızlıklar yaratmaya devam ediyor  Amerika Birleşik Devletleri Irak'a karşı özel bir sorumluluk taşıyor ve bunun gereğini yerine getirmeli.

Bugün, su konusunda artan ihtiyaç ,yaşanan sıkıntılar, hazırlanan raporlar Fırat-Dicle havzasındaki çözümler için raporun sekizinci bölümünde ele alındı.

 Uzun süredir bölgede süregelen  sorunlarla başa çıkılamadığı için  su krizinin yönetilemez seviyelere ulaştığı 10-15 yıl içinde daha da belirginleşecektir. ABD Dışişleri Bakanlığı, suya güvenilir ve sürdürülebilir erişimi  “bir ülkenin ulusal güvenliğinin temel unsuru” olarak görüyor. Dicle -Fırat  Havzasında su durumu daha da kötüleşirse Irak’ın kaybedecek çok şeyi olacak.

Bölgede güvenlik sorunları  ve istikrarsızlık ortamına rağmen hala gerçekleştirilebilecek çok şey var. Su bölgede  işbirliği için hala bir fırsat olarak düşünülmelidir.  Amerika Birleşik Devletleri ve uluslararası toplum, yukarıda belirtilen girişimleri çok az bir finansman sağlayarak  destekleyebilir. Bu girişimlerin faydaları  kısıtlı olan suya erişilebilmesinin  çok ötesine geçecek ve krize karşı tedbir alınması olacaktır.  Ayrıca, bölgedeki barışı ve istikrarı korumak  ABD’nin  stratejik çıkarlarını da destekleyecektir.

Rapor Nasıl Hazırlandı ?

Bu proje 1997 yılında ABD Hava Kuvvetleri Ulusal Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü'nün finansmanı ile başladı.

Frederick Lorenz, Ulusal Savunma Üniversitesi öğretim üyesi idi. Bu ilk hibe, bölgeye seyahat etmek ve bir araştırma projesi yürütmek için kullanıldı. Bu projenin sonunda  1999 yılında Ulusal Savunma Üniversitesi  tarafından “Fırat Üçgeni: Güneydoğu Anadolu Projesinin Güvenlik Sonuçları” başlıklı bir rapor yayınlandı. 

Bu yayının hazırlanmasında  Brian R. Shaw, Aaron T. Wolf ve John F. Kolars' tan katkı alındı.

2004 ve 2005 yıllarında, ABD Savunma Bakanlığı ve ABD Avrupa Komutanlığı'ndan  alınan finansmanla  bölgeye tekrar seyahat edildi. Türkiye’nin  Ankara'daki ABD büyükelçiliğinin yardımı ile  Şam, Suriye; ve Irak, Bağdat,a seyahat düzenlendi ve bölgede temaslar kuruldu.

HPA News.

Kaynak: Frederick Lorenz and Edward J. Erickson (2023) Strategic Water Iraq and Security Planning in the Euphrates  - Tigris Basin, Expanded Edition. Marine Corps University Press USA. Available at: WWW.USMCU.EDU/MCUPRESS

 

 

Yorumlarınızı Bizimle Paylaşın

Sadece üyelerimiz yorum yapabilir, hemen ücretsiz üye olmak için Tıklayın

(E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır)
Yorumu Gönder
Henüz Yorum Yapılmamış