ÜLKEDE SU BARIŞI DÜNYADA SU BARIŞI 

Genel

SPD  Başkanı Yıldız :Yeni Su Kurulları Su Yönetiminde Yetersiz Kalır

 

SPD  Başkanı Yıldız :Yeni Su Kurulları Su Yönetiminde Yetersiz Kalır

Su Kurulları Yönetmeliği Yayımlandı ama Su  Kanunu Bekliyor. Sürdürülebilir su yönetimi için yasal çerçeve ve havza kurumsal yapısı gerekli.

23 Ağustos 2024

Hazırlığına 2011 yılında başlanan  Su Kanunu Taslağı, aradan 13 yıl geçmesine rağmen yasalaştırılamazken;  suyun ulusal ,havza ve il ölçeğinde  yönetecek kurulların çalışma esaslarını düzenleyen yönetmelik bugün Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi.

Ulusal Su  Kurulda, sulama birliklerine ve sulama kooperatifleri temsilcilerine yer verilmedi.  

Yeraltı Suları Kanunu ve Devlet Su İşleri'nin kanun ve  yönetmelikleri ile diğer  bazı kanunlar  yürürlükte olsa da Türkiye'de Sular Hakkında Kanun en son 1926'da çıkarılmıştı.

Ulusal Su Kurulu’nun kurulması 29 Kasım 2023 tarihinde Cumhurbaşkanı kararnamesiyle Resmi Gazete’de yayımlanmıştı.Hem ulusal su  Kurulunun hem de havza su kurulu ve il su kurulunun  çalışma esaslarını içeren Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanan yönetmelik ise bugün Resmi Gazete’de yayımlandı. 

“Su Kurullarının Görevleri ile Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” başlığıyla yayımlanan yönetmelikte Tarım ve Orman Bakanı başkanlığında kurulan Ulusal Su Kurulu’nda; Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı, Dışişleri Bakan Yardımcısı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı, Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı, İçişleri Bakan Yardımcısı, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı, Milli Eğitim Bakan Yardımcısı, Sağlık Bakan Yardımcısı, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı ile Strateji ve Bütçe Başkanı, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Başkanı, Türkiye İstatistik Kurumu Başkanı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı ve Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı yer alacak.

Ulusal Su Kurulu 17 üyeden oluşuyor.

Ulusal Su Kurulu’nda, Tarım ve Orman Bakanı başkan olmak üzere  11 Bakan Yardımcısı, Strateji Bütçe Başkanı, TUBİTAK, Türkiye Belediyeler Birliği, TOBB ve TUİK Başkanları yer alıyor.

Kurul toplam 17 üyeden oluşuyor. Kurul, kentlerde ve kırsalda su-gıda-enerji-ekosistem ilişkisini temel alan su arzına ilişkin kısa ve uzun vadeli plan, politika ve stratejileri oluşturacak. Su kaynaklarının sürdürülebilir yönetimine ilişkin alınacak tedbirlere ve uygulanacak politikalara yönelik önerilerde bulunacak.

Su kaynaklarının kalitesinin ve miktarının korunmasına ilişkin planların uygulanmasında karşılaşılan sorunların çözümüne yönelik kararlar alacak. Ulusal su planı ile havza ölçekli yönetim, su verimliliği ile içme ve kullanma suyu güvenliği planlarını karara bağlayacak. Su kaynaklarının korunması için kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasına yönelik kararlar verecek.

Kurul, yılda en az iki kez başkan ve en az 12 üyenin katılımıyla toplanacak ve üye tam sayısının salt çoğunluğuyla karar alacak.

Havzalardaki su kurullarını  koordinatör valiler yönetecek 

Her havza için ayrı bir su kurulu kurulacak. 25 havzada su kurullarını koordinatör vali yönetecek. Havza su kurulları, görev alanına giren havza için Bakanlıkça hazırlanacak havza ölçekli yönetim planları ile ilgili çalışmalara katkıda bulunacak, plan uygulamalarını takip edecek. Havza su kurulları yılda en az bir defa toplanacak.

İl su kurulları da vali başkanlığında yılda en az bir kez toplanacak. Kurullar, havza ölçekli yönetim, içme ve kullanma suyu havzası koruma, su verimliliği ile içme ve kullanma suyu güvenliği planları için gerekli katkıları sağlayacak.

Öte yandan Bakanlığın, Havza Yönetimi Merkez Kurulu, Havza Yönetim Heyetleri ve İl Su Yönetimi Koordinasyon Kurullarının Teşekkülü, Görevleri, Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Tebliğin Yürürlükten Kaldırılmasına Dair Tebliğ'i de Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Ulusal Su Kurulu 9 Ay önce  kuruldu ve 2 Toplantı Yaptı

Su kaynaklarının etkin yönetimi ve verimli kullanımı amacıyla üst düzeyde koordinasyon ve iş birliği sağlayacak Ulusal Su Kurulunun Kurulmasına İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi 29.11.2023 Tarihli ve 32384 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmişti. Bu kararnamede nehir havzalarında “Havza Su Kurulu” ,her ilde de il valisi başkanlığında  “İl Su Kurullarının” kurulacağı yer almıştı.

Ulusal Su Kurulunun ilk toplantısı 25 Aralık 2023 tarihinde DSİ Genel Müdürlüğünde gerçekleştirildi. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, ilk toplantısı yapılan Ulusal Su Kuruluyla su arzına ilişkin plan, politika ve stratejilerin oluşturulacağını, su kaynaklarının sürdürülebilir yönetimine ilişkin politikaların belirleneceğini belirtti.

Ulusal Su Kurulu 2. Toplantısını da 1.07.2024 tarihinde DSİ Genel Müdürlüğünde Kurul Başkanı, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'nın başkanlığında gerçekleştirdi.

Havza Yönetim Heyeti ve İl Su Yönetimi Koordinasyon Kurulları ,Havza Su Kurulu,İl Su Kurulu oldu.  

Su Yönetimi Koordinasyon Kurulu ,Havza Yönetim Merkez Kurulu, Havza Yönetim Heyeti ve İl Su Yönetimi Koordinasyon Kurulu 2015 yılında Orman ve Su İşleri Bakanlığının Tebliği ile kurulmuş ve daha sonra Tarım ve Orman Bakanlığının 2019 yılında yayınladığı tebliğle  yapılarında bazı küçük düzenlemeler gerçekleştirilmiştir. Bu kurullar 2015 yılından itibaren  çalışma esaslarına göre illerde yılda birkaç kez Vali veya Koordinatör Vali başkanlığında toplantılar gerçekleştirmiştir. 29.11.2023 Tarihli Ve 32384 Sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinde  nehir havzalarında Havza Su Kurulu ,her ilde de il valisi başkanlığında  İl Su Kurullarının kurulacağı da yer almıştı.Dün  yayınlanan yönetmelikte bu kurulların kuruluşu,üyeleri, görev yetki ve sorumlulukları yer aldı.

Kurullar ve Su Yönetimi Kurumları İlişkisi  Zayıf

Nehir havzası ölçeğinde ve il ölçeğinde kurulmuş olan su  kurullarının  su yönetimini etkin bir şekilde gerçekleştirebilmesinin önünde birçok zorluk olduğu/olacağı görülmektedir. 2019 yılında yayınlanan Ulusal Su Raporu 2019-2023 ‘da “ suyun bütünsel yönetilmesini, planlamasını ve uygulamaların koordinasyonunu sağlayacak havza sınırları ile örtüşen güçlü bir idari yapı oluşturulması” önerilmişti.

Yönetmelikle oluşturulan yeni  kurullar ,havza ve il  ölçeklerinde koordinasyon işlevi görebilir ve farklı  kurumlar arasındaki  ilişkiyi güçlendirebilirler. Ancak   su yönetimindeki çok başlı ,çok parçalı yapıyı ortadan kaldırıp uygulamada havza ölçeğinde etkin bir su hizmetleri bütünleşik yönetimini başarabilmeleri güç görünmektedir.

Bunun   için öncelikle  su yönetiminde görevli olan DSİ Genel Müdürlüğü ve Su Yönetimi Genel Müdürlüğü gibi kurumların yetki ve görev çakışmalarının önlenmesi şarttır. Bunun yanısıra oluşturulan kurullar arasında  dikey hiyerarşinin etkin bir şekilde sağlanması  ve  havza ve il ölçeğinde  kurumlar arasındaki yetki ve sorumluluk alanı çatışmalarının da önlenmesi gerekecektir.

Ayrıca özellikle havza ölçeğindeki uygulamalarda bu düzenlemelerin su yönetiminde bir karmaşaya ve hizmet aksamasına  neden olmadan gerçekleştirilmesi de önem taşımaktadır.

Havza Su Kurulları havza ölçeğinde koordinasyonu sağlayabilir, paydaşlar arasında katılımcı su yönetimi anlayışının oluşmasına katkıda bulunabilir. Ancak havza ölçeğinde su kaynakları bütünleşik yönetimi  su kaynaklarının etüd ve   planlanması, su tahsisleri, su temini ve su kaynaklarının geliştirilmesi için projelendirme ,inşaat, işletme ve denetim faaliyetleri, atıksu arıtımı , kirlilik kontrolü, baraj ve gölet işletmeleri, göllerin ve sulak alanların korunması ve rehabilitasyonu, yeraltısularının tahsisi ve denetimini gerektirir. Bunun yanısıra   havza koruma, sektörel tahsis, taşkın koruma ve kuraklık eylem planlarının uygulanması ve denetimi, İl afet risk yönetim planlarında belirtilen çalışmaların yapılması, nehir yatakları ıslahı, gibi havza içinde birbiri ile ilişkili birçok  görevin doğrudan yapılması veya ilgili kurumlara yaptırılması  gibi birçok konu da su yönetiminin sorumluluğu kapsamındadır. Bu anlamda havza ölçeğinde su yönetimi , planlamadan inşaat ve işletmeye kadar birçok görevi birbiriyle bağlantılı bir şekilde yürütebilecek   havza ölçeğinde örgütlü ve alanında deneyimli bir kurumun görev ,yetki ve sorumluluğunda olmalıdır.

Sonuç olarak ulusal su planında da önerildiği gibi havza ölçeğinde suyun planlanmasını, bütünleşik  yönetilmesini, planların uygulanmasını  ve bu alandaki uygulamaların denetimini sağlayacak havza sınırları ile örtüşen güçlü bir idari yapı oluşturulması na ihtiyaç vardır.

Yeni Kurullar ve Havza Yönetimi Kurumsal Yapısı Su Yasası Taslağı’na eklenmeli

Su yönetimindeki mevcut  kurullar su yasası taslağında; Su Yönetimi Yüksek Kurulu, Havza Yönetim Merkez  Kurulu, Havza Su Yönetim Kurulu ve İl Su Yönetimi Koordinasyon Kurulu şeklinde yapısı görev ve sorumlulukları da tanımlanarak   yer almıştı. Ancak 29.11.2023 tarihinde  yayınlanan Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ve yayınlanan yeni yönetmelik sonrasında su yasası taslağında düzenleme yapılması gerekecektir. Bu kapsamda  mevcut kurullarla ilgili maddelerin  yasa taslağından çıkartılması,  yeni kurulan Ulusal Su Kurulu ve havza su kurulu ve il su kurullarının yapıları ve görev ve sorumluluklarının  mevcut Su Yasası taslağına ilave edilmesi gerekecektir. Bu düzenleme yapılırken Ulusal Su Planında önerilen suyun bütünsel yönetilmesini, planlamasını ve uygulamaların koordinasyonunu sağlayacak havza sınırları ile örtüşen güçlü bir idari yapının  kurumsal yapısı, yetki, görev ve sorumluluklarının  da yasada yer alması  uygun olacaktır

Su Yönetiminin Havza ölçeğinde Etkin bir  Kurumsal Yapıya ihtiyacı var

Halen Türkiye’nin su yönetimi kurumsal olarak çok başlı, çok parçalı, koordinasyon eksikliği içinde bir yapı olarak tanımlanıyor. Bunun giderilmesi ve su yönetimindeki diğer yasal eksikliklerin tamamlanması, suyun havza ölçeğinde bütünleşik yönetimi  için yaklaşık 12 yıl önce başlatılan Su Yasası Taslağı hazırlama çalışmaları ise halen sonuçlanmadı. Diğer taraftan 2011 yılında kurulan Su Yönetimi Genel Müdürlüğü havza ölçeğinde koruma ,su tahsisi,taşkın yönetimi, kuraklık yönetimi gibi birçok strateji ve eylem planlama raporu hazırladı. Ancak  bu planlar etkin bir şekilde uygulamaya geçirilemedi.  

Çeşitli kurumlarca ayrı ayrı üretilen su politika ve yatırım programları mükerrer uygulamalara ve kaynak israfına neden olmaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı arasında  DSİ Genel Müdürlüğü ile Su Yönetimi Genel Müdürlüğü arasında yetki çakışmaları bulunmaktadır, Su kaynaklarının korunması ile ilgili toplumsal farkındalık yeterli değildir. Kurumlar arası koordinasyon zayıftır. 30 kanun ve ikincil düzenlemeden oluşan su mevzuatının sadeleştirilmesi gereklidir. Uzun zamandır  hazırlığı yapılan Su Kanunu Taslağı  TBMM’den hala geçirilememiştir. Türkiye’nin  su kaynakları geliştirilmesi ve su hizmetleri yönetimi için uygun bir finansman modeline ihtiyaç vardır Ayrıca 2019 yılında yayınlanan  Ulusal Su Planında belirtildiği gibi  Türkiye’nin su politikalarını etkin bir şekilde havza ölçeğinde uygulamaya geçirecek güçlü ,etkili  bir kurumsal altyapı ihtiyacı da vardır.Yeni su kurulları su yönetiminin havza ölçeğinde entegre olarak yönetilmesi konusunda yetersiz kalacaktır. Ayrıca ilgili kurumlar arasındaki yetki ve sorumluluk karmaşasının sürmesi havza ölçeğinde su yönetiminden istenilen sonucun elde edilmesini engelleyecektir.

 

 

 

 

Yorumlarınızı Bizimle Paylaşın

Sadece üyelerimiz yorum yapabilir, hemen ücretsiz üye olmak için Tıklayın

(E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır)
Yorumu Gönder
Henüz Yorum Yapılmamış