ÜLKEDE SU BARIŞI DÜNYADA SU BARIŞI 

Genel

KAZDAĞLARI’NIN BAŞINA GELENLER GÜNÜMÜZDE DE “PİŞMİŞ TAVUĞUN BAŞINA GELMİYORSA” EĞER..

Yücel ÇAĞLAR*
“Tarih öncesi” denilen zamanlardan bugünlere uzanan bir yıkım öyküsü var Kazdağları’nın: Sözgelimi,
Kazdağları, o çağlarda özellikle Batı Anadolu’daki uygarlıkların mermer ocakları işlevini; görmüş.
Söylencelere göre Troya kentinin birkaç kez yenden yapılmasında gereksinim duyulan mermerin,
yanı sıra, ünlü Truva Atı’nın yapımında kullanılan ahşabın bile Kazdağarı’ndaki orman ekosistemlerinden
sağlanmış. Ardından Avrupa’nın, başta şarap fıçıları için gerekli ahşap olmak üzere
orman ürünü gereksinmesi de uzun yıllar Kazdağarı’ndan karşılanmış. Bu arada;
✓ Kazdağarı’ndaki orman ekosistemlerinin içinde ve yakınındaki yerleşmelerde yaşayanların,
✓ İstanbul’daki Sarayın,
✓ çok sonraları da yerli ve yabancı orman ürünü tüccarları ile kaçakçıların,
✓ Cumhuriyet dönemindeyse devlet orman işletmelerinin – 1970’li yıllarda o işletmelerde çalışanlardan
birisi de benim ne yazık ki…-

her türlü orman ürünü “alacağının” yine Kazdağarı’ndaki orman ekosistemlerinden karşılanmasından
uzun uzadıya söz etmeme gerek var mı bilemiyorum. 1993 yılında ulusal park olarak ayrılınca,
“- Oh, Kazdağları kurtuldu !” diye nasıl da sevinmiştim; gençlik işte… Ancak yanılmışım; kurtulmamış:
Özellikle 2000’li yıllardaki siyasal iktidarın, yanı sıra, madencilerin bu denli gözü kara, ormancılığımızı
yönetenlerin de bu denli vurdumduymaz olabileceğini öngörememişim. Yazıklar olsun
bana…

Yazının devamı için lütfen tıklayınız 

/uploads/editor/images/Ormanlar%20ve%20ormanc%C4%B1l%C4%B1k%20%C3%BCzerine%20sessiz%20tart%C4%B1%C5%9Fmalar%20(G%C3%BCncel%202).pdf

Yorumlarınızı Bizimle Paylaşın

Sadece üyelerimiz yorum yapabilir, hemen ücretsiz üye olmak için Tıklayın

(E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır)
Yorumu Gönder
Henüz Yorum Yapılmamış