ÜLKEDE SU BARIŞI DÜNYADA SU BARIŞI 

Genel

İkinci TİKDEK Kongresinden Çok Stratejik Bir Öneri

20 04 2016 İlki 2007 Yılında yapılan Türkiye İklim Değişikliği Kongrelerinin İkincisinin sonuç bildirgesinde aşağıda verilen ve çok stratejik alan şu öneri yer almıştı.
  1. Türkiye'de  sınır aşan sularının uzun vadelerde debi miktarlarının iklim değişikliği etkisi ile nasıl değişeceğinin öngörüleri yapılmalıdır.
Su Politikaları Derneği olarak çok önemli gördüğümüz bu öneri konusunda Uygulamaları Araştırma Merkezimiz tarafından bir çalışma başlatılmıştır. Çalışmanın sonuçları bir rapor olarak ilgili kişi ,kurum ve kuruluşlara sunulacaktır. TIGRIS AND EUPHRATES RIVERS İklim değişimi ve  adaptasyon konusunda farkındalığı arttıran ve alınması gereken önlemlerin tartışıldığı  Türkiye İklim Değişikliği Kongreleri (TİKDEK) çok faydalı sonuçlar vermiştir. Bu Kongrelerle ilgili bazı bilgiler aşağıda sunulmuştur. TÜRKİYE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ KONGRELERİNİN ÜÇÜNCÜSÜ 2013 YILINDA YAPILDI  Dünyanın geleceğini ilgilendiren en önemli ortak sorunlar arasında küresel ısınma, sera etkisi ve iklim değişikliği gelmektedir. Bunların çözümlenebilmesi için bir tek ülkenin uğraşısı asla yetmeyecektir, çünkü bu sorunlara karşı gerekli tedbirlerin alınması için yine küresel ölçekte ortak mutabakat, uyarlama ve mücadelenin yapılması gerekmektedir. Böyle bir mutabakat için sadece politik, ekonomik, teknolojik ve sosyal birliklerin alt yapısını teşkil etmesi gerekli olan bilimsel temellerin, uluslararası ve ulusal alanlarda gerekli ölçeklemelerinin yapılması ile akılcı, sürdürülebilir ve paylaşılabilir çözümlerin gündemde sürekli olarak tutulması yararlı olacaktır. İklim değişikliğinin meteoroloji, hidroloji, hidrolik, hidrojeolojik, su kaynakları ve sulama ile tarım faaliyetlerine etkilerinin sosyo-ekonomik yansımaları bugün her ülke ve toplumu yakından ilgilendirir hale gelmiştir. Bu açılardan çeşitli kamu kurumlarının sorumlu oldukları alanlardaki iklim değişikliği payının en azından aylık esaslarda geleceğe yönelik tahminlerinin yapılması arzu edilmektedir. Her ne kadar fosil yakıtların yakılması sonucunda, atmosfer kimyasının istenmeyen boyutlarda bozulmasına sebebiyet vermesi anlaşılmış ve çevre dostu temiz enerji kaynaklarının kullanılması yönlerine ağırlık verilmeye başlanmış olmasına karşılık, şimdiye kadar atmosfere yapılan istenmeyen etkilerin kısa zamanda ortadan kaldırılması mümkün görülmemektedir. Bu tür tedbirlerin alınması yönündeki genel ve sözel bilgilerle halk bilinçlendirilmiştir ama karar vericilerin (politikacılar, kamu idarecileri, yerel yönetimler, vb.) etkin uyarılar yapabilmesi için sayısal iklim modelleri çıktılarının da faydaları sayılamayacak kadar fazladır. Bu sebeple de her ülkenin iklim değişikliğinin gelecekteki etkilerini şimdiden öngörebilecek kendi ulusal bilimsel modellerinin hazırlanmış ve uygulamaya konulmuş olması gerekmektedir. Bu sempozyumun gayesi, iklim değişikliği ile ilgili konularda Türkiye Cumhuriyeti’nde bulunan değişik üniversiteler, araştırma merkezleri, kamu kuruluşları, bakanlıklar tarafından bilim ile teknoloji alanında yapılabilecek katkıların bir araya getirilmesidir. Bu sempozyumun özellikle İstanbul Teknik Üniversitesi ve Su Vakfı ortaklığı ile On Dokuz Mayıs Üniversitesi, Devlet Su İşleri, Meteoroloji Genel Müdürlüğü, TMMOB Meteoroloji Mühendisliği Odası, Su Yönetimi Genel Müdürlüğü ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın katılımları neticesinde gerçekleştiriliyor olması bilgi paylaşımını kolaylaştırmak, yaygınlaştırmak ve eş güdümü sağlamak açısından da son derece önemlidir. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi – TİKDEK 2013 başlığı ile yapılan bu üçüncü sempozyumun bundan sonra bu konuda yapılacak değişik toplantılara ışık tutması beklenmektedir İKİNCİ TÜRKİYE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ KONGRESİ BİLDİRGESİ SU VAKFI ve İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) ortaklığı ile 16-18 Haziran, 2010 tarihleri arasında İSKİ-Aksaray  toplantı salonlarında düzenlenen II. Türkiye İklim Değişikliği Kongresi (TİKDEK) süresince 40’a yakın bildiri tartışmaya açılmıştır. Kongrenin birinci günü açılış yapılmış ve Su Vakfı Başkanı sayın Zekai ŞEN tarafından “İstanbul Özelinde ve Türkiye Genelinde 2010-2050 Arası İklim Değişikliği Projeksiyonları ve Su Kaynaklarına Etkisi“ başlıklı ve İSKİ’ye teslim edilen “İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN İSTANBUL VE TÜRKİYE SU KAYNAKLARI GELECEĞİNE TESİRLERİ adlı projenin ayrıntılı bir sunumu yapılmıştır. Panellerden birincisi 16 Haziran Çarşamba saat 13:30-15:30 arasında düzenlenmiş olup genel konusu “Türkiyenin Geleceğinde İklim Değişikliği Etkileri” dir. İkinci Panel ise 17 Haziran Perşembe saat 13:30-15:30 arasında “Türkiye İklim Değişikliği Politikaları” konuludur.  Kongre sonucunda aşağıdaki konuların kamuoyuna duyrulmasına karar verilmiştir;
  1. Su ve iklim ile ilgili tüm devlet kurumunda bilim kurulları oluşturulmalıdır.
  2. Özellikle su ve iklim ile ilgili çalışan kurumlarda ölçümler dağınık yapılmaktadır. Bunun sonucunda ciddi sorunlar yaşanmaktadır. Bu sorunların giderilmesi için ölçümler tek kurumda toplanmalıdır.
  3. İklim ve su ile ilgili konularında bağımsız veya yarı bağımsız kurumlar oluşturulmalıdır.
  4. Havza potansiyellerine ilave olarak illerin su potansiyelleride belirlenmelidir.
  5. Küresel iklim değişikliğinin yağış ve akışa etkisini göstermek üzere Su Vakfı Yerli Bir Model geliştirmiştir. İlgili bütün kuruluşlar bu model sonuçlarından yararlanmalıdır.
  6. . İklim değişikliğinin durdurulması için Türkiye insiyatif kullanmalı ve Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda gündeme getirilmelidir. Bu konu insanlığı ilgilendirmektedir ve Türkiye liderlik yapmalıdır. Bunun gerçekleştirilmesi için ulusal bir iklim modeli geliştirilmelidir. Dünyada yapılanların yetersizliği açıktır.
  7. Genel anlamda iklim değişikliği etkilerinin 2030-2040’lı yıllarında daha fazla etkili olması beklenmektedir. Türkiye salımlarla (emisyonla) ilgili insiyatifini kullanmalıdır.
  8. Türkiye’de iklim değişikliği ve etkileri genelde konuşulmaktadır. Asıl konuşulması gereken iklim değişikliğine uyum konusudur. Bu konuda ciddi eğilim olmalıdır.
  9. Gelecek kongrede “İklim Değişikliğine Uyum” konusu ana konu olarak işlenmelidir.
  10. Türkiye genelinde ayrıntılı “Ulusal İklim Modeli” geliştirilmelidir.  Bunun alt yapısı ve kullanılabilir model İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İSKİ kuruluşunda ve Su Vakfı’nda bulunmaktadır.
  11. Suya uyum sağlanmalıdır. Su’ya göre tarım, su’ya göre yerleşim temel alınmalıdır. Tarıma göre su veya yerleşime göre su konuları işlenmemelidir.
  12. İklim değişikliğine uyum konusunda projeler geliştirilmelidir.
  13. Model geliştirmek için belirli bir altyapı olmalıdır, çeşitli grupların bu konuda model çalıştırmaları veya geliştirmeleri zarar değil fayda getirir.
  14. Yerel yönetimler iklim değişikliğini esas alarak gelecek 5-yıl, 10-yıl gibi süreler için şimdiden yatırım ve gelişimlerini yapmalıdırlar.
  15. Yerel yönetimler emisyon envanter çalışmalarına acilen başlamalıdır.
  16. İlköğretimden başlayarak iklim değişikliği dersi zorunlu hale getirilmelidir.
  17. Medya vasıtasıyla kamuoyu doğru bilgilendirilmelidir.
  18. İklim değişikliği uyum sürecinde alternatif su kaynakları büyük önem taşımaktadır. Atık su arıtımı, yeraltı suyu, yağmur ve kar sularının değerlendirilmesi gündeme alınmalıdır.
  19. İklim değişikliği İstanbul su kaynakları için büyük önem taşımkatadır. Su Vakfı tarafından geliştirilen bu proje rafa kaldırılmamalı, aktif kullanıma alınmalıdır. Projenin projeksiyon çıktıları gözlemlerle test edilmeli ve yöneticiler için bir rehber olarak düzenlenmelidir.
  20. Ülkemizde veri ölçümlerinin eşgüdüm içerisinde yapılması gerekir. Bunun yanında ham verinin kullanılabilir hale getirilmesi gerekmektedir.
  21. Talep sizsteminin geliştirilmesi ve bunun sonucunda talebe göre sistem geliştirilmelidir.
  22. Entegre havza yönetimi yapılamlıdır.
  23. Ülkemizin kar potansiyeli belirlenmelidir.
  24. Suyun metalaşması konusunda Türkiye’nin bir politikası olmalıdır.
  25. Yerel yönetimler su su kayıplarını belirlemelidirler.
  26. İllerin su hakları ve potansiyelleri belirlenmelidir.
  27. Entegre kullanma ve içme suyu çalışmaları yapılmalıdır.
  28. İklim değişikliğine uyum konusunda diğer ülkelerin zaafiyetleri belirlenmelidir.
  29. Karbon ayak izi ile ilgili bir model geliştirilmelidir.
  30. Tarımsal amaçlı sulamada, iletimde yaklaşık %50 israf var. Bu israf miktarı en aza indirgenmelidir.
  31. Türkiye genelinde İklim değişikliği, su kaynakları ve kullanımı konularında bütün eğitim seviyeleri için çalışmalar yapılmalıdır.
  32. Türkiye genelinde ve özellikle iller esas alınarak iklim değişikliği dolayısı ile siddetleri, sıklıkları ve süreleri artan kuraklık ve taşkın olaylarının önceden tahmin edilerek gerekli önlemlerin alınması için çalışmalar yapılmalıdır.
  33. Mutlaka kentlerde dere esasında ve su toplama havzalarında havza esasında “Taşkın Risk Haritaları” uzman kişiler tarafından hazırlanmalıdır.
  34. Havza esasında “Kuraklık Risk Haritaları” hazırlanmalıdır.
  35. Su tasarrufu eğitimlerine yerel yöneticilerce önem verilmelidir. Okullarda öğrencileri ve halkı eğitebilmek için uygun zaman ve yerlerde su tasarrufu ile ilgili seminerler verilmelidir.
  36. Özellikle kentlerde su basabilecek yerlerin önceden belirlenerek belirli önlemlerin alınmasına yardımcı olacak ”Taşkın Erken Uyarı Sistemleri” geliştirilmesi projelerin şimdiden yapılmaya başlanması gereklidir.
  37. Türkiye sınır aşan sularının uzun vadelerde debi miktarlarının iklim değişikliği etkisi ile nasıl değişeceğinin öngörüleri yapılmalıdır.
  38. Bir “Su Politikası” çerçevesinin su ile ilgili kişi ve kuruluşların katılımı ile hazırlanması ve meclise sunulması gereklidir.
 
Yorumlarınızı Bizimle Paylaşın

Sadece üyelerimiz yorum yapabilir, hemen ücretsiz üye olmak için Tıklayın

(E-Posta adresiniz yayınlanmayacaktır)
Yorumu Gönder
Henüz Yorum Yapılmamış